Şimdi bir camın arkasındayım, ne kadar da saydam olsa, içinden geçirdiğimde gözlerimi, aldığım mesafe bir yıl kadar uzun oluyor. Ne cam o kadar saydam ne yol o kadar uzun... Daldığım an baktığım herşeyden o kadar uzk ki işte o bir yıl uzun bir kaç bin zamana bölünüveriyor. Birkaç bin zamana yaptığım beş dakikalık yolculuk.
Bir trendeyim, tren rayalrın garntisinde ben o kaygan zeminin üstünde. Sesler, kıvılcım, ateş...
varır mıyım acaba?
Tuesday, April 03, 2007
Subscribe to:
Posts (Atom)