Saturday, December 10, 2005

hiçlik

Bazen ne kadar zorlaşiyor rayindan çikan hayati yoluna koymak, bu bozuk duzende yurumek ve yol almak ne kadar da zor... Var mi yok mu bilmemek yok dedigin anda gormek, varolduguna inanmak ve inandıgın dakikada toz duman olmak... Yok olmadi olmayacak belki de hiç böyle bir şey yaşanmadı, hepsi bir halüsinasyondan ibaretti.. Çöldeki seraptan pek de farki yoktu belki. Ne kadar kolay aslinda zoru anlamak. Zor olan zoru anlamak degil kabullenmek...Cunku her kabullenis bir vazgecis nasıl ki her tercih bir vazgecisse... Tüm bu bulanıkligin içinde bir berraklik aramak, buna inanmak... Hayatımız aslinda hep başka başka tercihlerin icinde yok oluyor, kendi tercihimiz derken nasıl da yaniliyoruz. En isteneni ve yasanilasi olanı degil de en makul olani yasiyoruz ki bu makulluk de nedense bize ait olan bir hal değil. Zapt etmeye calıstigimiz da dolayisiyla biz degiliz, cogu zaman zapt edileniz. İste bazen kapildigim ve koyverdiğim duygu bu, belki de hep bir yanılsamanin icindeydim, bu yanilsamalar orgusunde şu yasadigim zamana kadar gordugum bildigim herşey aslında yoktu ve hiçbirseydi. Ve ben kocaman bir hic birseyin bir kurgunun icinde o yan bu yan debelenip duruyordum.

No comments: